Gazeteci Elif Kaya: İşsiz Gazeteciler, Gazeteci Değil Midir?
Gazetecilik, toplumun bilgiye ulaşmasını sağlayan en temel mesleklerden biri. Ancak günümüzde bu mesleği icra edenlerin büyük bir kısmı ya güvencesiz çalışıyor ya da ekonomik krizler nedeniyle işsiz kalıyor. Peki, işsiz ya da sigortasız çalışan gazeteciler meslektaşlarımız değil mi? Sendikal haklardan, yasal güvencelerden ve hatta ‘gazeteci’ kimliğinden mahrum bırakılmaları, bu mesleği yapmadıkları anlamına mı geliyor?
Basın İş Kanunu’na tabi olmayanlar, Türkiye Gazeteciler Sendikası’na (TGS) üye olamıyor. Bu, gazetecilik mesleğinin sadece sigortalı çalışanlar için geçerli olduğu gibi bir algı yaratıyor. Oysa günümüzde birçok gazeteci, serbest çalışarak ya da çeşitli platformlar üzerinden haber üreterek mesleğini sürdürmeye devam ediyor. Ancak bu kişiler, ne basın sigortasından yararlanabiliyor ne de basın kartı alabiliyor.
Üstelik iktidara yakın medya organlarında çalışan birçok gazeteci bile basın sigortasına tabi olarak çalıştırılmıyor ve basın kartı sahibi olamıyor. Yani sorun sadece bağımsız gazetecileri ya da serbest çalışanları ilgilendirmiyor. Türkiye’de gazetecilik, yasal çerçevede güvenceli bir meslek olmaktan hızla uzaklaşıyor.
Basın İş Kanunu ve Gazetecilerin Hakları
Basın İş Kanunu’na göre, bir gazetecinin meslekten doğan haklara sahip olabilmesi için basın sigortası kapsamında çalışıyor olması gerekiyor. Ancak medya sektöründeki yaygın uygulamalar, bu kanunun işlevsiz hale gelmesine neden oluyor. Patronların maliyetlerden kaçınmak için çalışanlarını farklı statülerde göstermesi, gazetecilerin yasal haklarına erişimini engelliyor.
Bağımsız gazeteciler ise zaten bu hakların hiçbirinden yararlanamıyor. Oysa dünyanın birçok ülkesinde serbest çalışan gazeteciler için ayrı düzenlemeler bulunuyor ve bu kişilere meslek kartı, sağlık sigortası ve emeklilik hakları sağlanıyor. Türkiye’de ise tam tersi bir tablo var: Serbest çalışan gazeteciler, bırakın desteklenmeyi, meslekten bile sayılmıyor!
Gazetecilik Meslek Değil mi?
Gazeteciliği bir kamu görevi olarak tanımlıyorsak, bu mesleği icra eden herkesin aynı haklara sahip olması gerekir. İşsiz kalan bir doktor, mesleğinden kopmuş sayılmazken, işsiz bir gazeteci neden meslekten sayılmıyor? Sigortasız çalışan bir avukat yine de hukuki yetkilere sahip olabilirken, sigortasız bir gazeteci neden meslekten dışlanıyor?
Sorunun temelinde, gazeteciliğin güvencesiz bir meslek haline gelmesi yatıyor. Sendikalar, dernekler ve meslek örgütleri bu soruna karşı çözüm üretmek zorunda. Bağımsız çalışan gazetecilere yönelik yeni bir yasal düzenleme yapılmalı ve serbest çalışanlar için mesleki haklar tanınmalıdır. Basın kartı sistemi adil bir şekilde düzenlenmeli, işsiz kalan gazetecilere sosyal destekler sağlanmalı ve bu meslek, sadece sigortalı çalışanlara özgü bir alan olmaktan çıkarılmalıdır.
Gazetecilik bağımsız ve demokratik toplumlar için en önemli mesleklerden biridir. İşsizlik bu mesleği ortadan kaldırmaz. Gazeteciliğin gerçek anlamda bir kamu hizmeti olduğu unutulmadan, mesleği icra eden herkesin hakkı korunmalıdır.
Benzer Haberler
DEVA Partisi Çekmeköy yoğun gündemli programlar
BİGİAD, İftar Programında İş Dünyası İle Buluştu
Çekmeköy Sivaslılar Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nu unutmadı
MHP Çekmeköy'ün iftarına yoğun katılım
ÇEKMÜDER’den geniş katılımlı iftar programı
ANAHTAR PARTİ’DEN 8 MART MESAJI: KADINLAR GÜÇLENİRSE, TÜRKİYE GÜÇLENİR!
Çekmeköy'de ihtiyaç sahipleri için sosyal market açıldı
İstanbul'da 4 kişilik bir ailenin yaşam maliyeti belli oldu