Haber Pusulası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daveti üzerine günübirlik çalışma ziyareti çerçevesinde Rusya’nın Karadeniz kıyısındaki Soçi kentine geldi. Putin ile bir araya geleceği Sanatoryum’a hareket eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada Putin tarafından kapıda karşılandı. Liderler, ikili görüşme öncesinde basın açıklamasında bulundu.

Suriye'deki gelişmelerin ele alınacağını söyleyen Erdoğan, "Bölgedeki gelişmeleri ele almamız bölgeyi rahatlatacak." açıklamasını yaptı.

Akkuyu konusunun da büyük önem arz ettiğini belirten Erdoğan, "Enerji alanında bugün sizlerle bir noktaya getirmemiz belli bir yerde karara bağlamamız Akkuyu'daki süreci ertelemeye fırsat vermeyecektir." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle; 

Gerçekten heyetlerimizin Türkiye’de yaptıkları görüşmelerde verimli geçti. Siyasi, ekonomik ve ticari alanlarda birçok konuları ele aldılar ve şimdi de bizim bu konulardan sonra buna bir adeta nokta koymamız inanıyorum ki Türkiye-Rusya ilişkilerinde çok farklı bir sayfayı da açacaktır. Gerek enerjide gerek Karadeniz hattının tarımda, tahılda buradan atılan adımlar, turizmde yapılan görüşmeler, ulaşımla ilgili olarak atılan adımlar ki bütün bunlarla beraber bölgedeki bazı adımların atılması, bunlar gerek heyetlerimizin yaptığı ama bizim de bugün başa baş ikili bu görüşmeyi yapmak suretiyle Türkiye ve Rusya'nın bölgede oynadığı rolü ortaya koyması bakımından çok önemli.

"İNANIYORUM Kİ GÜÇ KAZANACAK"

Suriye'deki gelişmeleri bu vesileyle özellikle ele almamız inanıyorum ki bölgeye ayrıca rahatlama getirecektir. Terörle mücadelede dayanışmamız büyük önem arz ediyor ve bu konuyla ilgili olarak da atacağımız adımlar, yapacağımız görüşmelerle inanıyorum ki bir güç kazanacaktır. Yine bugün tabii dünyanın gözü Soçi'de. 'Acaba Soçi'de ne görüştüler, ne yaptılar?' Burayı takip ediyorlar. Bizim de yapacağımız bu görüşmelerden sonra da bunlara verilecek olan cevaplar onları belli istikamette yönlendirecektir.

AKKUYU ENERJİ SANTRALİ

Sizin de ifade ettiğiniz gibi Akkuyu konusu büyük önem arz ediyor. Enerji alanında Akkuyu konusunu bugün sizlerle bir noktaya getirmemiz onu belli bir yerde gerçekten değerlendirerek, karara bağlanmamız Akkuyu'daki süreci ertelemeye fırsat vermeyecektir. Çünkü belirlenen takvimin işlemesi ve Akkuyu'nun belirlenen zamanda bitirilmesi çok çok büyük önem arz ediyor. Zira Türkiye'nin enerji temininde yüzde 10 enerji potansiyelini Akkuyu Enerji Santrali halledecek ve bu konuyla ilgili olarak da etraflıca bir görüşme yapmamızın faydalı olacağına inanıyorum. Ben de bugün böyle bir fırsatı bulduğumuz için memnuniyetimi özellikle ifade etmek istiyorum.

 

PUTİN: TÜRKİYE'YE MİNNETTAR OLMALILAR

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Bugünkü Soçi toplantısından önce ekonomik konulardan sorumlu Rus kurum ve kuruluşlarımız davetiniz üzerine Türkiye’ye geldi. İkili işbirliğimizin tüm önemli kilit boyutlarını Türkiye’deki bu görüşmelerde ele aldılar. Görüşülmesi gereken birçok konu var. Ticaret hacmimiz bu yıl yüzde 70 oranında arttı. Hatta yılın ilk çeyreğinde 2 misli artmış bulunuyor. Bizim gerçekleştirdiğimiz birçok stratejik proje de var örneğin Akkuyu Nükleer Güç Santrali. Enerji sektöründe de birtakım projelerimiz var. Türk akımı proje hattını tamamladık. Rus gazını Avrupa’ya sevk edebileceğimiz önemli boru hatlarından biri haline geldi. Türk akımı eksiksiz şekilde çalışmaya devam ediyor. Türkiye sadece doğalgaz sevk etmiyor, Avrupa’daki tüketicilere de gazımızı aktarıyor. Avrupa’daki tüketiciler, Rus gazını Türkiye’den alabildikleri için Türkiye’ye minnettar olmalılar. Türkiye’ye sıkıntı çekmeden petrol, kömür ve doğalgaz ihraç ediyoruz” şeklinde konuştu.

ZİRVE SONA ERDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasında gerçekleşen görüşme sona erdi. Baş başa ve heyetlerarası görüşmeler 4 saat sürdü.

TOPLANTIDAN NASIL SONUÇLAR ÇIKAR?

Bu toplantının gerçekten önemli olduğunu söyleyen, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Emete Gözügüzelli, CNN Türk canlı yayınında şu açıklamaları yaptı;

Toplantının sonuçlarıyla alakalı olarak öncelikle buradaki en önemli meselenin enerjinin Avrupa enerji güveninin sağlanması ve bu yönde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de oynayacağı rol. Biz genel olarak çerçeveye baktığımızda şunu çok iyi gözlemlemekteyiz ki; Türkiye son dönemlerde diplomatik olarak uluslararası alanlarda etki eden sorunlarda çözüm sağlayıcı bir rolde çok önemli bir atmosferde sonuçlar almakta.

Erdoğan ve Putin'in görüşmelerine de baktığımızda belirtildiği üzere aslında bir dostluk havasında bütün bu süreç. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir denge politikası çerçevesinde bu konuyu özellikle ilerlettiği için burada Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin esasen hem güvenliği sağlayacak hem diplomatik anlamda arzu edilen dengeyi sağlayıcı Avrupa enerji güvenliğini kıtalararası enerji güvenliğini ortaya koyan çok güçlü bir atmosferde bunu tedarik ettiğini görüyoruz. Burada Türkiye'nin çok önemli bir rolü var. Bu rol yatsınamaz şekilde gelecek kış ayları da düşünüldüğünde son derece önem arz etmekte ve Türkiye üzerinden önümüzdeki süreçte daha farklı enerji sağlayıcı, bu coğrafyada bu dengenin sağlanmasını tedarik edeceği bir rolde devam edeceği kanaatindeyim.

 

Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın da konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi; Rusya-Ukrayna savaşı neden devam ediyor? Bunun bir şekilde bölgeye yansımaları... Neden bölgede iki önemli toplantı icra edildi. Bunlardan biri NATO Konferansı ve burada alınan iki önemli karar var. Bunlardan bir tanesi Rusya ve Çin'in tehdidi olarak gösterilmesi ve üç ülkenin Rusya, Çin ve İran'ın Ortadoğu'dan çıkarılması konusunda Biden'ın yapmış olduğu ziyaret. Diğer tarafta ise hemen Rusya-Ukrayna savaşı aslında sahada gözüküyor ama Karadeniz kilitli,

Türkiye Montrö'den dolayı Boğazları kapatmış, güvenliği yok ve ABD, AB, NATO ve Rusya arasında yaptırımlardan dolayı iki büyük savaş daha var. Bunlardan biri enerji savaşı. Sert bir kış bekliyor. Belki Almanya donacak, bilemiyoruz fabrikalar kapatılacak. Diğer tarafta gıda savaşları var. Burada kilit ülke Türkiye var. Pelosi'nin yapmış olduğu Tavyan ziyaretinde Asya Pasifik'te gerilim, uçağı düşürülüyordu. 

Karabağ ve Sırbistan krizi var. Öyle bir uyuşmazlık ve çatışmalar noktasında Türkiye'nin rolüne baktığımız zaman oyun kurucu ve hakem rolünde. Bir şekilde Kafkasya'da da bölgede barışın sürdürülmesi, Karadeniz'deki çatışmanın savaşın bitmesi için önce ateşkes, arkasından da kalıcı barış için uğraşan bir devlet. Buna mukabil ABD'nin ve NATO'nun Ukrayna'ya silah verdiğini görüyoruz ama Ukrayna'nın elinde uçak, gemi, helikopter yok. Her gün yüzlerce insan hayatını kaybediyor. 

Şimdi burada gelelim Tahran Konferansı'na. Tahran'da Türkiye dedi ki; "Suriye'de operasyon yapacağım." Üçü birden diyorlar ki; "ABD buradan çıksın." Bunlara silah veren ABD. Diğer taraftan iki önemli yer. Tel Abyad bölgesiyle Münbiç bölgesinden asker kaybediyoruz. Burada Rusya'nın da çıkarları var. Sayın Putin önemli bir lider. Türkiye'ye kısasta bulunacağını ben düşünmüyorum. İki devletin şuan birbirine ihtiyacı var. 

Konular da enerji başta olacak bana göre. Tahıl koridoru, Suriye meselesi, ekonomi ve turizmle birlikte savunma ve havacılık sanayyinde sürpriz çıkabilir. Ukrayna konusunda arabuluculukla denge ve ihtiyatla karşılıklı çıkarların aynı zamanda Akkuyu Santrali de dahil masada konu olduğunu düşünüyorum.